Kitap Önerileri – 5
Okumaktan keyif aldığım bir kaç kitabı paylaşacağım. Belirtmek isterim ki, okuduğum her kitap sizlere hitap etmeyebilir. Bu makalenin kitap alma aşamasında olan birinin aklında ki fikri netleştirmek adına faydalı olacağını düşünüyorum. Bu yazımızda ki kitaplardan bir kaçını paylaşmaya başlayalım,
⇒ Kolombiyalı büyük yazar Gabriel García Márquez’in 1981’de yayımlanan Kırmızı Pazartesi ilk tanıtacağım kitaptır.
Çevirmen: İnci Kut / Yayınevi: CAN YAYINLARI
Kitap Hakkında: İşleneceğini herkesin bildiği, engel olmak için kimsenin bir şey yapmadığı bir namus cinayetinin öyküsü. Usta yazar, çocukluğunu geçirdiği kasabada yıllar önce yaşanmış bir cinayet olayını aktarıyor. Romanın kahramanı Santiago Nasar’ın öldürüleceği Kırmızı Pazartesi, yalnızca bir cinayetin arka planını değil, bir halkın ortak davranış biçimlerinin potresini de çiziyor.
Yorumum: Kasabada yaşayan halkın namus meselesi yüzünden işlenecek bir cinayete bakış açısını ele alıyor. Romanın konusu ilginç ama akıcı bir dil yok, ara ara detaylar sıkmaya başlıyor.
⇒ İkinci kitabımız Türk yazar ve gazeteci Peyami Safa‘ya ait Dokuzuncu Hariciye Koğuşu adlı kitabıdır.
Yayınevi: ÖTÜKEN NEŞRİYAT
Kitap Hakkında: Romanın genç kahramanı, ayağındaki rahatsızlıktan kurtulabilmek için sayısız doktora görünür ve en nihayetinde havadar bir ortamda, stresten uzak bir istirahat dönemi geçirmesi gerektiğine ikna edilir. Ancak, gerek akrabaları olan bir Paşa’nın Erenköyü’ndeki köşkünde misafir kaldığı dönemde, gerekse kendi evi ve hastaneye gidiş gelişlerinde şuurunu adeta bir facia atmosferinde yoğurur.
Yorumum: 15 yaşında kemik veremi hastalığına yakalanan bir çocuğun tedavi süreci, hastane anıları ve kendisine verilen öğütlerin anlatıldığı kitaptır.
⇒ Diğer bir kitap İtalyan yazar Susanna Tamaro‘a ait Kitaplardan Korkan Çocuk isimli kitaptır.
Çevirmen: Eren Cendey / Yayınevi: CAN ÇOCUK YAYINLARI
Kitap Hakkında: Küçük Leopold, daha sekiz yaşındadır, gerçekten de kitaplardan çok korkmaktadır. Her yıl olduğu gibi sekizinci doğum gününde de, annesiyle babasının getirdikleri armağan paketini heyecanla açar, ne yazık ki, o çok sevdiği, sahip olmak için can attığı bir çift koşu ayakkabısı yerine parlak kaplı iki kitapla burun buruna gelir.
Yorumum: Kitap okumak istemeyen veya hangi kitaptan okumaya başlamak gerektiğini düşünen çocuklara tavsiye edebilirim.
Sırada ki kitabımız 1984 – George Orwell
⇒ Bu kitabımız da 20. yüzyıl İngiliz edebiyatının romancısı George Orwell‘ya ait dünyada büyük yankı getiren 1984 adlı kitabıdır.
Çevirmen: Celal Üster / Yayınevi: CAN YAYINLARI
Kitap Hakkında: Parti’nin dünya görüşü, onu hiç anlayamayan insanlara çok daha kolay dayatılıyordu. Her şeyi yutuyorlar ve hiçbir zarar görmüyorlardı çünkü tıpkı bir mısır tanesinin bir kuşun bedeninden sindirilmeden geçip gitmesi gibi, yuttuklarından geriye bir şey kalmıyordu. Güncelliğini hiçbir zaman yitirmeyen bir başyapıttır; yalnızca yarına değil, bugüne de ilişkin bir uyarı çığlığıdır.
Yorumum: Kitap tam bir distopya romanı olarak karşımıza çıkıyor. İçeriğinde anlatılan hikaye günümüz şartlarında da var olduğundan okurken ilgi çekiyor. Kitapta dikkat çeken bir satırı paylaşmak isterim. Savaş Barıştır. Özgürlük Köleliktir. Cahillik Güçtür.
⇒ Fransız yazar Jules Verne‘ye ait Zacharius Usta adlı kitabı ile ilgili,
Çevirmen: Alev Özgüner / Yayınevi:TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI
Kitap Hakkında: Zacharius Usta olağanüstü ince bir işçilikle ürettiği kusursuz saatlerle Cenevre şehrinin gururudur. Ünü İsviçre sınırlarını aşıp Fransa ve Almanya’ya kadar uzanmıştır. Saatçiliğin ilerleyen bilime ayak uydurmasıyla, Zacharius Usta da “saat maşası”nı icat eder. Bu icadının ardından kibir başını döndürür. Öyle ya, Tanrı sonsuzluğu yarattıysa, kendisi de zamanı yaratmıştır.
Yorumum: Kibirli bir insanın kendini üstün görmesinin sonucunu anlatan kitabın okunmasını tavsiy ederim.
⇒ Son paylaşacağım kitap Amerikalı yazar Dan Brown‘a ait Kayıp Sembol adlı kitabıdır.
Çevirmen: Petek Demir / Yayınevi: ALTIN KİTAPLAR
Kitap Hakkında: Harvard Simgebilim Profesörü Robert Langdon, Kongre Binası’nda konferans vermesi için yakın bir arkadaşından davet alır.Washington’a varır varmaz oldukça garip bir durumla karşı karşıya kalan profesör, kendini korkunç bir oyunun ortasında bulur.
Yorumum: Dan Brown’dan yine film tadında harika bir roman kitabı. Serinin diğer kitapları gibi en başından itibaren hikayeye kendinizi kaptırıyorsunuz. Serinin devamı için okumanızı tavsiye ederim.
Bana ileteceğiniz kitap önerileriniz için..
Kitaplar hakkında ki yazılar, Kitapyurdu.com ‘dan alınmıştır.